-
1 kolaylaştırmak
1. بسط [بَسَّطَ]Anlamı: kolay duruma getirmek2. سنى [سَنَّى]Anlamı: kolay duruma getirmek3. سهل [سَهَّلَ]Anlamı: kolay duruma getirmek4. مهد [مَهَّدَ]Anlamı: kolay duruma getirmek5. هون [هَوَّنَ]Anlamı: kolay duruma getirmek6. يسر [يَسَّرَ]Anlamı: kolay duruma getirmek -
2 سهل
IسَهُلَkolayAnlamı: sıkıntı çekmeden, zahmetsizIIسَهْل1. akıcıAnlamı: kolay söylenebilen, okunabilen, anlamaca açık2. kolayAnlamı: sıkıntı çekmeden, zahmetsiz3. ovaAnlamı: çevrelerine göre çukurda kalmış, çoğunlukla alüvyonla örtülü4. zahmetsizAnlamı: sıkıntı çekilmeden, güçlükle karşılaşmadan yapılan, eziyetsiz5. düzAnlamı: yatay durumda olan, eğik ve dik olmayanسَهَّلَ1. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek2. basitleştirmek -
3 هون
Iهَوْن1. selâmetAnlamı: esen olma durumu2. basitlikAnlamı: basit olma durumu3. kolaylıkAnlamı: kolay olma durumu4. sadelikAnlamı: yalın olma durumu5. emniyetAnlamı: polis ışleriIIهَوَّنَ1. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek2. basitleştirmek3. sermekAnlamı: açarak yaymak veya döşemek -
4 يسر
IيَسُرَazalmakAnlamı: az denecek bir miktara inmek, hafiflemekIIيُسْر1. basitlikAnlamı: basit olma durumu2. kolaylıkAnlamı: kolay olma durumu3. sadelikAnlamı: yalın olma durumuيَسَّرَ1. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek2. basitleştirmek -
5 بسط
Iبَسَّطَ1. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek2. sadeleştirmekAnlamı: yalınlaştırmak3. basitleştirmek4. uzatmakAnlamı: uzatmasına sebep olmak, temdit etmek5. sermekAnlamı: açarak yaymak veya döşemekIIبَسَطَ1. sermekAnlamı: açarak yaymak veya döşemek2. yaymakAnlamı: bir çok kimseye duyurmak3. şenlendirmekAnlamı: neşelendirmek4. düzlemekAnlamı: düzlem durumuna getirmekبَسْط1. kıvançAnlamı: sevinç2. neşeAnlamı: üzüntüsü olmamaktan doğan, dışa vuran sevinç3. mürüvvet4. ferahAnlamı: sıkıntısız, sevinçli olma durumu5. hazAnlamı: hoşa giden duygulanma, hoşlanma6. keyifAnlamı: canlılık, tasasızlık, hoş vakit geçirme7. mutlulukAnlamı: ongunluk, saadet8. memnuniyetAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç9. memnunlukAnlamı: sevinç, sevinme, kıvanç10. ferahlıkAnlamı: ferah olma durumu11. sevinç -
6 مهد
IمَهْدbeşikIIمَهَّدَ1. malalamakAnlamı: mala sürerek düzeltmek2. kolaylaştırmakAnlamı: kolay duruma getirmek3. basitleştirmek4. düzlemekAnlamı: düzlem durumuna getirmek -
7 سنى
-
8 indirgemek
1. خفض [خَفَضَ]Anlamı: kolay ve yalın duruma getirmek2. قلص [قَلَّصَ]Anlamı: kolay ve yalın duruma getirmek3. قلل [قَلَّلَ]Anlamı: kolay ve yalın duruma getirmek -
9 قلل
قَلَّلَ1. hafifletmekAnlamı: hafiflemesine sebep olmak, hafifleştirmek2. ufaltmak3. indirgemekAnlamı: kolay ve yalın duruma getirmek4. kırmakAnlamı: azaltmak -
10 خفض
Iخَفَضَ1. eksiltmekAnlamı: sayısını azaltmak2. indirgemekAnlamı: kolay ve yalın duruma getirmek3. kırmakAnlamı: azaltmakIIخَفْضtenzilAnlamı: indirme, azaltmaخَفَّضَ1. hafifletmekAnlamı: hafiflemesine sebep olmak, hafifleştirmek2. eksiltmekAnlamı: sayısını azaltmak3. kırmakAnlamı: azaltmak -
11 قلص
IقَلَصَbüzülmekAnlamı: korku, şaşkınlık, soğuk gibi etkenlerle bir kenara sinmekIIقَلَّصَindirgemekAnlamı: kolay ve yalın duruma getirmek
См. также в других словарях:
berraklaştırmak — i 1) Berrak duruma getirmek, durulaştırmak 2) Açık, net ve kolay anlaşılır duruma getirmek İfadeyi berraklaştırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
indirgemek — e 1) Daha kolay ve yalın duruma getirmek Bir iki cümleye indirgersek her roman biraz budur. S. İleri 2) i, kim. Bir maddenin oksijenini alarak oksit özelliğini yok etmek, irca etmek 3) i, mat. Bir işlemi daha kısa veya daha yalın bir biçime… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kolaylaştırmak — i 1) Kolay bir duruma getirmek, güçlükleri ortadan kaldırmak Tatbikatınızı kolaylaştıracak bir kitap herhâlde. E. İ. Benice 2) Bir işi sonuna yaklaştırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
arabasını düze çıkarmak — karşılaştığı güçlükleri yenip işini kolay yürür duruma getirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük